AŞK KORKUNUZU YENİN: FİLOFOBİ İLE NASIL BAŞA ÇIKILIR?

0 Paylaşımlar

AŞK KORKUNUZU YENİN: FİLOFOBİ İLE NASIL BAŞA ÇIKILIR?

Filofobi Nedir?

Pek çok kişi sevmekten,aşık olmaktan çekinir veya korkar. Bu korkunun adı filofobidir. Filofobi bir hastalık değildir. Ancak bireyin duygusal ilişkiler kurmasını zorlaştıran ve hayatını olumsuz etkileyen bir durumdur. Filofobi Yunanca “sevmek” anlamına gelen “philos” aynı dildeki “korku” anlamına gelen “phobia” sözcüğünün birleşmesiyle oluşmuştur. Tam anlamı ise aşık olmaktan korkmaktır.

OKUMAYAMIYOR MUSUNUZ? BU İÇERİĞİ YOUTUBE’DAN DİNLEYEBİLİRSİNİZ.

Pek çok birey duygusal ilişkilerinde hayal kırıklığı yaşar ve bir zamandan sonra öğrenilmiş çaresizlik yaşayabilir. Filofobi bu durumdan sonra ortaya çıkabilir. Birey aşkı ve yoğun duygularını bastırarak yaşamak isteyebilir,yeni bir insanla tanışmak istemez ve sonunda aşık olmaktan korkabilir.

Filofobi yaşayan insanlarda yoğun bir duygu karmaşası gözlenir. Kendini suçlama ve hayal kırıklığı bu ruh haline eşlik eden diğer eylemlerdir. Bireyde bu belirtiler ilerlerse önyargı oluşmaya başlar ve bir ilişkiyi başlamadan bitirme aşamasına gelir. Hayal kırıklığı yaşadıktan sonra öğrenilmiş çaresizlik yaşayan bireylerde temel özgüven eksikliği vardır. Bu durum bireyin sağlıklı bir ilişki yaşamasını engeller.

Filofobi Belirtileri Nelerdir?

Bir insanla tanıştıktan sonra onunla ortak özelliklerinizin fazla olması o kişiye bağlanıp aşık olmanıza neden olabilir. Her kötü şeyin bir sonu olduğu gibi her güzel şeyde maalesef ki sonlanabiliyor. Belki artık eski mutluluğu hissetmiyorsunuz,aldatıldınız ya da belki terk edildiniz. Hayal kırıklıklarınızı tamir etmek,kendinize olan güveninizi toparlamak gibi eylemleriniz ise sizi epey zorlayabilir.

Aradan epey zaman geçtikten sonra yeni bir kişiye aynı duyguları hissedebilirsiniz. Tüm güveninizi toplayıp hislerinizi dile getirebilirsiniz. Ama maalesef reddedilme gerçeğiyle karşı karşıya kaldınız. Epey aradan sonra yine yaşadığınız hayal kırıklığı,reddedilme hissi kalbinizi katılaştırmış olabilir. Hatta bazı insanlar duygularıyla değil mantığıyla hareket edebiliyor. Bu sebeple tekrar yara almak istemeyen,bir insan sevgi ve aşk hissetmek istemeyen,bağlanmak istemeyen insanlar filofobi olabilirler.

Filofobik bireyler geçmişte yaşadıkları kötü tecrübelerden kaynaklı acı çekeceklerine inanarak kaygı ve korku yaşarlar. Birine karşı yeniden bir hoşlantı,sevgi hissetseler dahi çaresizlik,huzursuzluk içinde kalırlar. Çünkü aşka artık inanmak istemiyorlardır. Filofobik kişiler bir ilişkiye başlasalar bile o kadar sonunun ayrılıkla biteceğine inanırlar ki asla olumlu bir şey düşünemezler. Bu kişiler ilişkiden kaçma eylemleriyle kendilerini koruduklarına inanırlar.

Filofobik bireyler hoşlandığı kişiyle aynı mekanda olduklarında orayı bir an önce terk etmek isterler.

Kalp çarpıntısı, mide bulantısı, baş dönmesi, terleme, bayılma gibi bedenen sorunlarda yaşanabilmektedir.

Filofobinin Tedavileri Nelerdir?

Bilişsel Davranış Terapisi;

Psikoloğun danışanı ile seans yaptığı ve filofobinin neden danışanında var olduğunu kendisinden dinlediği terapi yöntemidir. Bu tedavi yönteminde danışan duygularını açığa çıkarabilir.

Maruz Kalma Terapisi;

Terapinin amacı aşk, sevgi gibi duyguların hayatımızda var olması gereken normal duygular olduğunu filofobik bireye aktarmaktır. Bunu yaparken terapist çoğunlukla filmlere başvurur ve filofobik bireye duygusal filmler izletilir.

İlaç;

Filofobisi ilerlemiş bireylerde ilaç tedavisi uygulanır. En son ve en ağır yöntemdir. Çünkü birey öğrenilmiş çaresizlikle birlikte özgüven eksikliği yaşarken depresyona girmesine de neden olur. Çoğu uzman ilaçları kabul etmeyen filofobik bireylerin intihar etme olasılığının yüksek olduğunu söylemektedir.

Telif hakkı bildirimi için tıklayınız

Not: Psikolojiyazilari.com adlı sitemizdeki hiçbir bilgi bir tavsiye veya öneri olarak kabul edilmemeli ve herhangi bir karar veya eyleme temel oluşturmamalıdır. Kendi spesifik durumunuz konusunda sadece doktorunuzun önerilerine güvenmeniz çok önemlidir. Bu web sitesindeki bilgiler yalnızca genel bilgileri içerir. Bu web sitesinde okuduğunuz bilgiler sağlık uzmanınızla olan ilişkinizin yerine geçemez. Bu nedenle tıbbi tavsiye olarak kabul edilmemelidir. Tanı ve tedavi için daima sağlık uzmanınızla görüşmelisiniz.

Nur ZİR

Psikoloji 1. Sınıf

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir